menu
close

Moonvalley'nin Fizik Tabanlı Yapay Zekâsı, Eskizleri Sinematik Gerçekliğe Dönüştürüyor

Moonvalley, eskizleri ve metin komutlarını 1080p çözünürlükte ve 24fps hızında fiziksel olarak doğru videolara dönüştüren yenilikçi yapay zekâ modeli Marey'i tanıttı. Tamamen lisanslı içeriklerle eğitilen bu teknoloji, film yapımcılarına ve tasarımcılara nesne hareketleri, kamera açıları ve sahne kompozisyonu üzerinde benzeri görülmemiş bir kontrol sağlarken gerçekçi fizik kurallarını koruyor. Ticari olarak güvenli bu araç, yaratıcı fikir aşaması ile prodüksiyon arasındaki boşluğu kapatarak ön görselleştirme iş akışlarını kökten değiştirme potansiyeline sahip.
Moonvalley'nin Fizik Tabanlı Yapay Zekâsı, Eskizleri Sinematik Gerçekliğe Dönüştürüyor

Moonvalley'nin yeni piyasaya sürdüğü Marey modeli, özellikle profesyonel film yapımcıları ve tasarımcıların ihtiyaçlarını hedefleyen yapay zekâ destekli video teknolojisinde önemli bir ilerlemeyi temsil ediyor.

Marey'i öne çıkaran en büyük özellik, eskizleri ve metin komutlarını birleştirerek gerçekçi hareket ve çevresel etkileşimleri koruyan, fiziksel olarak doğru videolara dönüştürebilmesi. Nesneler, gerçek dünyadaki fizik kurallarına uygun şekilde inandırıcı bir ağırlık, ivme ve zamanlamayla hareket ediyor; böylece her kare, üretilmişten ziyade çekilmiş gibi görünüyor. Sistem, profesyonel video prodüksiyonu için sektör standartlarını karşılayan, 1080p çözünürlükte ve 24 kare/saniye hızında, yüksek kaliteli 5 saniyelik klipler üretiyor.

Görsel komutlar, sanatçılara modele daha spesifik ve incelikli yönlendirmeler verme imkânı tanıyor. Marey yalnızca metne değil, aynı zamanda storyboard'lara, eskizlere, fotoğraflara ve video kliplere de yanıt verebiliyor—bu, görsel düşünenler için önemli bir özellik ve film yapımcılarına ihtiyaç duydukları hassas kontrolü sağlıyor. Bu storyboard ve eskiz tabanlı giriş sistemi, yalnızca metinle çalışan komut sistemlerine kıyasla profesyoneller için daha sezgisel bir kullanım sunarken, çizim ve hareket referansları gibi koşullandırıcı girdilere de daha duyarlı.

Birçok yapay zekâ video üreticisinin aksine, Marey tamamen lisanslı materyallerle eğitildi; buna bağımsız film yapımcılarından alınan B-roll görüntüler ve Vimeo gibi platformlarla yapılan işbirlikleriyle elde edilen arşivler de dahil. Bu sayede Marey, prodüksiyon ortamları için ticari olarak güvenli ilk yapay zekâ video sistemlerinden biri olarak öne çıkıyor ve telif hakkı anlaşmazlıkları riskini azaltıyor—ki bu, büyük stüdyoların açtığı davalar sonrası Hollywood'da giderek büyüyen bir endişe.

Moonvalley CEO'su Naeem Talukdar, Marey'in hem prodüksiyon öncesi hem de sonrası süreçlerde nasıl kullanılabileceğini gösterdi; ister çekimden önce sahneleri test etmek, ister çekimden sonra kamera açılarını ayarlamak için. Model, fiziksel dünyayı anlayarak hareketi taklit edebiliyor ve fizik kurallarına sadık kalıyor. Örneğin, bozkırda koşan bir bizonun videosu, aynı ortamda yarışan bir Cadillac'a dönüştürülebiliyor ve çimen ile toprak, arabanın hareketine gerçekçi şekilde tepki veriyor.

Birçok yapay zekâ modeli yalnızca komut tabanlı ve sınırlı iyileştirme sunarken, Marey Moonvalley'nin "hibrit film yapımı" olarak adlandırdığı bir yaklaşım sağlıyor. Bu yaklaşım, hassas kamera kontrolü, 3D'ye duyarlı sahne manipülasyonu, üretim sonrası düzenlenebilir çekimler ve ön görselleştirme, storyboard ve B-roll üretimi için özel olarak tasarlanmış araçlar sunuyor.

Bağımsız film yapımcıları için, Marey'in en büyük avantajı, uzun süredir geleneksel film yapımcılığının dışında kalan yaratıcılar için üst düzey yapay zekâ hikâye anlatım araçlarına erişimi demokratikleştirmesi. "Memlekette hikâyelerimizi anlatmak için izin istememiz gerekiyordu," diyor yönetmen Ángel Manuel Soto. "Yapay zekâ, hayallerinizden birileri finansman vermedi diye vazgeçmek zorunda kalmadan, kendi şartlarınızda bunu yapabilme imkânı sunuyor."

Moonvalley, Marey'i geliştirmeye devam ederken, önümüzdeki aylarda aydınlatma, derin nesne hareketleri ve karakter kütüphaneleri gibi yeni kontrol özelliklerini de sunmayı planlıyor. Bu teknoloji, yaratıcıların fiziksel olarak doğru hareketlerle konseptlerini hızla görselleştirmesine olanak tanıyarak ön prodüksiyon süreçlerini önemli ölçüde dönüştürebilir ve ciddi zaman ile kaynak tasarrufu sağlayabilir.

Source:

Latest News